Ağaç kütüğü de üzüntü duyar mı?

Ağaç kütüğü de üzüntü duyar mı? 1 Ağaç kütüğü de üzüntü duyar mı ? “Peygamber Mü’minlere öz nefislerinden evlâdır; zevceleri de Mü’ minlerin analarıdır ”1 meâlindeki âyet -i kerîme’nin ifâde etdiği hakikati anlayıp kavrayan her akıl sâhibi, O’ndan ayrı düşmenin ne hazin feryatlarla neticeleneceğini bildiği gibi, akılsız zannettiğimiz her hayat sâhibinin de O’ndan ayrı düşmesi hâlinde feryat edeceği muhakkakdır Zîrâ Cenâb -ı Hakk tarafından hakkında “Biz seni âlemlere (başka bir şey’ için değil) ancak rahmet için gönderdik” 2 buyurulmuş olan zâtın sebeb olduğu rahmet’den onların da istifâde etmiş oldukları şübhe götürmez bir hakîkatdir ki konumuz olan ağaç kütüğünün üzüntüsü, bunun en güzel bir örneğini teşkil etmektedir Medîne’ye hicret edip gelen Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem , Mescid -i Nebî’nin inşasından sonra münâsib bir yere koyduğu bir hurma kütüğünün üzerine çıkarak cemâate hitâb ederdi Hicret’in dokuzuncu yılında Müslümanlar çoğal ınca biraz daha yüksekçe bir yerden cemâate hitâb etmek ihtiyâcını duyan Hazret Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem, marangoz bir kölesi olan Ensar kadınlarından birine “Marangoz kölene söyle de benim için insanlara hitâb edeceğim zaman üzerine oturabil eceğim tahtadan bir yer yapsın” buyurdu O köle de Gâbe ormanlarının ılgın ağacından üç basamaklı bir minber yapıp Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem ’in gösterdiği yere koydu 1 -Ahzâb, 6 2 -Enbiyâ’, 107 Ağaç kütüğü de üzüntü duyar mı? 2 Bunun üzerine çıkıp hutbelerini okumaya başl ayan H azreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem, bir cum’a hutbesini okurken mescidin bir tarafında bulunan hurma kütüğünün, bir mescid dolusu Ashâb -ı Kirâm’ın huzurunda, -yavrusundan ayrı düşmüş bir ananın, feryâd -ı iştiyâkı gibi - inlemeye başladığı görüldü Bu duru mu gören Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem , minberden inerek kütüğü kucaklayıp okşadı ve “İstersen seni eskiden yetişip büyüdüğün yere götürüp dikeyim Sen de yeni başdan olduğun gibi yetiş İstersen Cennet’de dikeyim de Cennet ırmaklarından, p ınarlarından kana kana iç, güzelce yetiş, meyve ver ve meyveni Allâh’ın sevgili kulları yesin Nasıl istersen öyla yapayım” dedi O da âhireti ve Cenneti dünyaya tercih etdiğini ifâde ederek -bir yavrunun anasının şefkâtli kolları arasında sustuğu gibi - ha fif hafif inleyerek susdu Bundan sonra Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem de “Eğer ben onu kucaklamamış olsaydım, kıyâmet gününe kadar hep böyle inleyip duracakdı Siz O’nu ayıplamayınız Çünkü Allâh’ın Rasûlü hangi şey’den ayrı düşerse o şey’ mutlakâ mahzun olur” buyurdu Bu h âdiseyi bildiren H adîs -i şerîfe , “Hanîn Ciz’ :Hurma kütüğünün feryâd -ı iştiyâkı ” Hadîsi denir ki mütevâtirdir ve Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem ’in mu’cizelerinden biridir 3 Evet, akıl ve hayat s âhibi olduklarını iddi â edenlerin bunu düşünüb ibret alara k kudreti her şey ’e ziyadesiyle yet en All âhü Te âlâ’ya yönelib O ’na kulluk etmeleri ve O ’nun 3 -Sah îh-i Buh ârî Muhtasarı Tecr îd-i Sar îh Tercemesi ,C 3 ss 73 -79 (495 -499 no lu Had îs-i şer îf’ler ve îzâhı) Ahmed Naim Ağaç kütüğü de üzüntü duyar mı? 3 peygamberini tasdik edip öz nefislerinden daha fazla sevmeleri gerekmez mi? Bu gün m âden levhalarını, tel parçalarını konu şturan, güldüren, ağlatan, inleten ve onlara her istediğini yaptırmaya çalışan insan oğlunun, yarın kupkuru tahta parçalarına da aynı şey ’leri yaptıramıyacağını kim iddi â edebilir? Bu mün âsebetle şu me âldeki âyet -i ker îme ’ye bir kere daha kulak verelim “Ey akıl ve basiret sâhibler i, siz (bundan) ibret alın ” 4 Cel âleddin KARAKILIÇ Din Görevlilerini Olgunlaştırma Dairesi Başkanı Not: Bu yazı, 1971 yılında D İ B Dergisinde yayımlanmışdır 4 -Haşr, 2